Acımasız Moğol Hükümdarı Hülagu Han'ın hayatı

Hülagü Han (1217-1265) Cengiz Han'ın torunu olup İlhanlı Devleti'nin kurucusudur. Soyu Cengiz Han dan gelen Hülagü Han, adını Abbasileri yıkan hükümdar olarak tarihe kazımıştır. Özellikle İran seferi ve Bağdat ın alınması sebebiyle tarihe kanlı bir sayfa açarak yazdırmış olan Moğol hükümdarı, tarihin en ilginç kişiliklerinden de biridir.

Cengizhan'ın ölümünden sonra babası büyük han Mengü tarafından güneyde İran ve Abbasilere karşı dedesi Cengiz Han'ın politikalarını devam ettirmesi için görevlendirilmiştir.
Ardından büyük bir ordu Kuran Hülagü Han, İran'a sefer düzenlemiş, ilk etapta hiçbir direnç ile karşılaşmadan İran'ı feth ederek yoluna devam etmiştir.  Haşhaşilerin  meşhur Alamut Kalesi'ni kuşatmış, yüzyıllar boyu kimsenin alamaz dediği Alamut kalesini usta bir zeka ve teknoloji ile kolayca fethetmiştir.
Hülagü Han mühendisleri sayesinde sarp Alamut kalesini fethederek dünya tarihine adını yazdırmıştır. Bilindiği üzere Alamut kalesi oldukça sarp kayalıklarda, oldukça profesyonel Haşhaşiler tarafından muhafaza edilmekte ve alınması çok zor bir konumdaydı. Hülagü Han mühendislerin akıl vermesi ile kalenin altında bulunan tepenin içine tüneller kazdırmış ve bu tünelleri tamamen Petrol ve Barut ile doldurmuştur. Adeta kalenin bulunduğu tepeyi dev bir bomba haline dönüştürmüş ve tüm kaleyi havaya uçurmuştur.
Böylelikle hiç alınamaz denilen Alamut Kalesi'ni fetih etmiş ve ardından Hülagü Han ve Moğol ordusu Bağdat'a yönelmiştir.
Babası Büyük Han'nın ona öğüdü, kendisine direnmeyen kasabaları ve milletleri hoşgörülü davranması, fakat ona direnen şehirleri tamamen kılıçtan geçirmesiydi.
Hülagü Han Bağdat'a ulaşmış ve Abbasi halifesi Mutasım'a teslim olmasını istemiştir. Halife ise kendisine saldırdığı takdirde Allah'ın gazabına uğrayacağını söylemiş teslim olmayı reddetmiştir.
Hülagü Han bu duruma oldukça sinirlenmiş ve Moğol savaş makinesini harekete geçirmiştir. Abbasiler üzerine Bağdat'a oldukça kanlı bir sefer yapmış, Bağdat şehrini çok fazla zorlanmadan yıkıcı savaş gücü ile ele geçirmiştir. Asıl dram Bağdat'a fethettikten sonra yaşamıştır. Dünya tarihine katliamlar sayfası içinde geçen bu seferde Bağdat halkının tamamının öldürüldüğü ifade edilmektedir.
Kimi kaynaklarda 90 bin kişinin 1258 yılında öldürüldüğü, Bir hafta boyunca tüm Bağdat'ın yağmalandığı ve insanlarının katledildiği çoğu tarihçi tarafından hemfikirdir.
Hülagü Han Orta Asya şaman inançlarına sahipti ve karısı ile annesinin hristiyan olduğu söylenmektedir. Annesi ve karısının etkisinde kalan Hülagü Han'ın Abbasilerin Türklere yaptıklarından dolayı ve ailesinin etkisinde kaldığından dolayı Müslümanlara çok sıkı bir nefret beslediği rivayet edilmektedir. Yaptığı faaliyetler ve bu durum da bunlara bir nevi kanıttır.
Moğollar yapılan Düceyil Muharebesi'nin ardından Bağdat şehrini tamamen ele geçirmiş, kaçmak isteyen kişileri ise yakalayıp öldürmüşlerdir. Halife yakalanmış ve öldürülmeden önce halkın katledilmesi ve şehrin yağmalanması kendisine izlettirilmiştir. Moğol kültürü ve Bozkır geleneklerine göre(şaman inancında mevcuttur) asil kanın yere düşmesi uğursuzluk sayıldığından, halife keçeyr sarılıp atlar tarafından çiğnetilerek öldürülmüştür.
Hülagü Han'ın o dönemde yaptığı katliamın boyutları oldukça çarpıcıdır. Kaç kişiyi öldürdüğü bilinmese de o zamanın Fransa Kralına yazdığı mektupta ordusunun yaklaşık 200 bin kişiyi öldürdüğünü söylemiştir. Bağdat, Abbasiler ve İslam tarihinde önemli bir yere sahip olup o dönem yüzyıllar boyu oluşturulan önemli kütüphaneler, eserler, camiler tamamen yağmalanmış,yakılmış kitaplar ortadan kaldırılmış, ve Moğol istilasına uğramıştır. Bu nedenle İslam rönesansının Moğollar tarafından engellendiği bugün tarihçiler tarafından ortaya konmaktadır.
Hülagü Han, ardından Filistin seferine çıkmış, Suriye ve Eyyubiler üzerine gitmiştir. Bir sonraki hedefleri Mısır olurken babası büyük Han Mengü'nün ölümü Hülagü Hani bu seferden vazgeçmek Zorunda bırakmıştır. Ardından taht karışıklıkları nedeniyle Hülagü Han hakimiyetindeki bölgeye yani kuzeye geri döndü. Bu süreçte yerine bıraktığı Ordu araplar tarafından Ayn Calut bölgesinde yenilgiye uğratılıca Hülagü Han, intikam için yeni bir ordu topladı. Ancak kuzeni Berkehan ona Savaş açmış ve bu Seferden vazgeçmiştir.
Kuzeni ile yaptığı savaşta hayatının ilk yenilgisini alan Hülagü Han kafkaslarda Bozguna uğramıştır. Bu savaş Moğol orduları arasındaki ilk savaş olup taht kavgalarının kıvılcımını ateşlemiştir. Hülagü Han 1265 yılında ölmüş, atı ve cariyeleri de kurban edilerek onunla birlikte gömülmüştür. Cenazesi şamanist geleneklere göre yapılan son hükümdar olan Hülagü Han, yerini oğullarına bırakmış, ancak ilhanlılar Devleti olmak üzere çok sayıdaki prenslik ve devlet parçalanarak tarihe gömülmüştür.
Hülagü Han tarihi kanlı Bağdat seferi Abbasileri tarihten yok etmesi ve Alamut Kalesi'ni fethetmesiyle geçmiştir. Sanılanın aksine bazı kaynaklarda bilime ve kimyaya çok ilgili olduğu söylense de bu durumun doğruluğu netleşmemiştir. Bazı tarihçiler onun Aslında Türk olduğunu iddia etmiş, Ancak pek çok kaynakta Moğol hükümdarı olarak geçmektedir. Kale kuşatmalarında her zaman Türk ve Moğol olmayan unsurları en ön saflara sürmüştür Çinliler gibi. Çoğu İslam kaynağında en büyük zalim olarak yer alan Hülagü Han yaptığı yıkımla, İslam tarihine çok büyük zararlar verdiği durumu aşikardır.

Comments