Vikingler Türk Müydü?

“Türklükten kurtulduk” diye sevinenler, “Türklük“ten kurtulsalar bile  “Türk“ten “Türkler“den kurtulamayacaklar anlaşılan.

Prof. Sven LAGERBRİNG – ”İsveçliler Türk kökenlidir. Tanrımız ODİN de Türktür.”

İddia, İsveç tarihinin kurucuları arasında yer alan bir bilim adamına ait.

Prof. Sven Lagerbring, yaklaşık 250 yıl önce yazdığı kitapta, Türkçe ile İsveççe arasındaki ortaklıklardan, mitolojik benzerliklerden hareket ederek, İsveçlilerin atalarının Türkler olduğunudile getiriyor. İsveç masallarında da tanrı Odin’in “Türkland”dan geldiği anlatılıyor.
İsveç tarihinin kurucuları arasında yer alan Prof. Sven Lagerbring’in 1764’te yazdığı 58 sayfalık bir kitap, İsveçlilerin Türk kökenli olduğunu ve İsveççe’de yer alan Türkçe kelimelerin bunu ortaya koyduğunu söylüyor. Söz konusu kitabı ilk kez Türk kamuoyunun dikkatine sunan ve fakat herhangi bir karşılık bulamayan ise Ali Nuri Dilmeç. Ali Nuri Dilmeç kim mi? Asıl adı Gustaf Nuring. 1861’de İsveç’in Malmö kentinde doğan ve 17 yaşında İstanbul’a gelip yerleşen, Türk ve Müslüman olarak Ali Nuri ismini alan bir İsveçlidir kendisi.
Fraklı Osmanlı Vikingi
Siyonizmin kurucusu Teodor Hertzl’in ifadesiyle “Fraklı Osmanlı Vikingi” Ali Nuri Bey, kitabı bir müzayededen alıyor, bir arkadaşına ödünç veriyor ve neredeyse 20 yıl sonra yeniden görebiliyor. Sonra da, “Değerli Bir Kitabın Tuhaf Yazgısı” diye bir yazı yazıyor. Böylece, Prof. Sven Lagerbring’in Türkçe ile İsveççe arasında kurduğu paralellikler ve İsveçlilerin Türk kökenli olduklarına dair tezleri gündeme geliyor. Ne var ki, dönem Türk Tarih Tezi dönemi olduğu halde bunun pek fazla üzerinde durulmuyor  Üstelik kitapta, İsveç’in en önemli tanrıları arasında yer alan “Odin”in de Türk asıllı olduğu da apaçık ifade ediliyor ve “Bizim atalarımız Odin’in yoldaşları Türklerdir. Bu konuda yeterli belge var” deniliyor. Odin’in iki kurtla birlikte gezdiğini söyleyelim de gerisini siz düşünün artık.

Türkçe’yle Benzer Kelimeler
Benzer kelimeler arasında ise :
aş – asch /
burç – borg /
emek – omak /
göl – gidl /
yurt – jord /
kab – kabbe /
pusu – puss, krigpuss /
su – siö /
sulu – sölig
hemen dikkat çekiyor. Kitabı yıllar sonra binbir zorlukla Türkçe’ye çeviren gazeteci Abdullah Gürgün, neden bu kadar zahmete katlandığını ise şöyle ifade ediyor:

“Amaç ayrılık gayrılık değil ortaklık…”

“…Açıkçası beni kimin ne olduğu hiç ilgilendirmiyor. Amaç ayrı gayrılarımızı değil, ortak yönlerimizi ortaya çıkarmak; göz önüne sermektir. Aralarına nifak tohumları saçılan, birbirine kırdırılan, bölünüp parçalanıp yönetilen insanlar arasına köprüler kurma çabalarına omuz vermektir.”
Bilge ve Adaletli Kral
İsveç Tanrısı Odin, “Herwarar Masalı”nda Tirkiar (Türkler) ve Asiemaen (Asyalılar, Asyalı adamlar) olarak tanıtılan büyük bir kitlenin önderiydi. Tasvirlerde kurtlarıyla gösterilen Odin’in çok mülkünün bulunduğu “Türkland”dan (Türk ili) İsveç’e yolculuğu masalda detaylarıyla anlatılır, adaletinden ve bilgeliğinden söz edilir. Kurduğu krallıkların başlarına oğullarını geçirdiği söylenir.
İsveç Tarihinin Kurucusu
1707 doğumlu olan Sven Lagerbring, 35 yaşında tarih profesörü oldu. 41 yaşında Lund Üniversitesi’nin rektörlüğünü üstlendi ve bu görevini 1769’a kadar sürdürdü. 1764 yılında birçok bilimsel eserin yanı sıra, “Türkler ile akrabalık” tezini kaleme aldı. Çalışmalarından dolayı 1769 yılında asalet ünvanı verildi. Lund Üniversitesi’nin logosunda Lagerbring’in resmi bulunmakta. İsveç’in modern tarih biliminin kurucusu olarak da anılan Lagerbring’in en önemli eseriyse 4 cilt halindeki İsveç İmparatorluğu Tarihi’dir.
Sefa KAPLAN – 19.08.2008 – Hürriyet

İsveççe’nin Türkçe ile Benzerlikleri: İsveçlilerin Türk Ataları.
Prof. Sven Lagerbring, Hazırlayan: Abdullah Gürgün. İstanbul: 2008, Kaynak Yayınları.

* * *
Yoksa… Vikingler Türk müydü?
Kitaptaki bazı tezler tartışılabilir, ama bir gerçek var ki kesinlikle atlanamaz: Kitaptaki söz konusu iddiaları herhangi bir Türk yurttaşımız değil, İskandinav ülkelerinde saygın bir yere sahip olan önemli bilim adamları ileri sürmektedir.

Uzun yıllardır İsveç’te yaşayan ve Türklerin Kuzey Avrupa’daki kökenlerine dair araştırmalar yapan Abdullah Gürgün, İsveçlilerin Türk kökenine ilişkin bulgularını yayımladı.

Kaynak Yayınları’ndan çıkan “İsveçlilerin Türk Kökenleri Üzerine” başlıklı araştırma, ilginç ve zihin açıcı bilgiler içeriyor. Aslında kitaptaki bilgiler sadece ilginç değil, aynı zamanda insanı araştırmaya sevk etmesi nedeniyle de kışkırtıcı.

Çok sayıda resmin ve çizimlerin kullanıldığı araştırma-kitap, bu özelliğiyle konuya yabancı olanları konunun içine çekiyor. Kitapta çok sayıda gazete haberlerine ve Kuzey Avrupalı akademik araştırmalara da atıfta bulunan Gürgün, Türklerle İskandinav halkları arasındaki “akrabalık iddialarını” söz konusu yerli hakların destanlarıyla da temellendirmiş.

Türklerle Kuzey Avrupalılar akraba mı? 
Abdullah Gürgün 2008’de, yine Kaynak Yayınları’nda yayımlanmış olan “İsveççenin Türkçe ile Benzerlikleri” kitabının yayına hazırlanmasını da üstlenmişti. Kitabın yazarı 18. Yüzyıl’da yaşamış, İsveç tarih biliminin kurucusu ve çalışmaları nedeniyle de “soyluluk” unvanıyla şereflendirilmiş tarih profesörü Sven Lagerbring. Gürgün bu kitabın ortaya çıkarılmasını sağlamakla kalmamış, esas metni -200 yıllık önceki İsveççe diliyle yazılmış olmasına rağmen- çevirmiş ve kitaba ayrıntılı bir giriş yazmıştı.

“İsveçlilerin Türk Kökenleri Üzerine” bir bakıma Lagerbring’in kitabının devamı niteliğinde. Gürgün’ün kitabını okuyanlar Lagerbring’in kitabını da okumak isteyeceklerdir çünkü Lagerbring’in iddialarına dayandırdığı kaynakları Gürgün de kısmen kullanmış.

Peki neydi Lagerbring’in kitabının özelliği? Lagerbring, 800 yıl önceki kaynaklara başvurarak Türklerle İsveçlilerin ortak bir kökenden geldiklerini ya da İsveçlilerin esas olarak Türklerin bir kolu olduğunu ileri sürmekteydi ve buna kanıt olarak da başka iddiaların yanı sıra 200’e yakın kelimeyi karşılaştırmaktaydı. Hem Lagerbring’in hem de Gürgün’ün ileri sürdüğü bazı argümanlar tartışılabilir ama bir gerçek var ki atlanamaz: Bu iddiaları herhangi bir Türk yurttaşımız değil, toplumda saygınlığı olan önemli bir bilim adamı ileri sürmekteydi.

Tartışılması gereken nokta şudur: Neden İsveçli, Finli veya Norveçli bilim adamları Kuzey Avrupa halklarını Türklerle akraba saymaktadır? Tezlerin bilimselliğini sorgulayabilirsiniz ama Kuzey Avrupalı yazar ve bilim adamlarının neden böyle bir iddiayı ileri sürdüklerini ve bu tezi cesaretle savunduklarını araştırmak veya bilmek de tezlerin bilimselliği kadar önemlidir.
Gürgün, Lagerbring’in başvurduğu, ancak fazla derinlemesine girmediği Kuzey Avrupalı efsanelerin (Saga adı verilir) Türklerle ilgili olan bölümlerini çevirmekle kalmamış, bunların bilim dünyası içindeki yankılarını da aktarmaktadır.

Kitabın ilginç tezleri 
Gürgün, verilere dayanarak Kuzey Avrupalı halkların esas olarak Türk kökenli olduklarını ya da en azından Laponların Türk olabileceklerini ileri sürmektedir. Laponlar, Gürgün’ün kitabından aktarırsak kendilerini “Same” diye adlandırıyor ve yerleşik oldukları yere de “Sampi” diyor. Bunlar uzun süre Fin kökenli olarak görülmüş ama hem Şaman özellikleriyle  hem de kullandıkları araç ve gereçler dikkate alındığında, yani kültürel özellikleri nedeniyle Türklerle aynı kökene sahip olmalılar. Gürgün buna dair birçok resim ve çizimi kitabına almış.

Kuzey Avrupalı hakların efsanevi kurucu babası olarak görülen Oden ya da Odin Türk kökenlidir. Mitolojide Oden’e Tanrı denirdi. Bütün Avrupalı kaynaklar Oden’in Anadolu’dan ya da Asya’dan geldiğini kabul etmektedir. Ama bunun ne kadarı efsane, ne kadarı tarihsel gerçek… Bu hâlâ bir tartışma konusu. Hatta Oden’in ayak izini süren bilim adamları da var.

“Tyrk” ve “Tırkland” kavramlarının Kuzey Avrupalı efsanelerde -Snorre’nin Edda’sı, Ynglinge Destanı, Hervarar Destanı, Bosa Destanı vs- ne işi var? Gürgün’ü heyecanlandıran da budur, bunun nedenini bulmaya çalışıyor ve bunun için de yeniden üniversiteye kaydolarak araştırmalara girişmiş.

Kuzey Avrupa’daki runik yazılarla (taşların üzerine kazınmış şekiller-yazılar) Orta Asya’daki runik yazıların birbirine yakınlığını araştıran Gürgün, Türkiye’deki birçok araştırmacı gibi bunların Türkler tarafından yazıldığını ileri sürüyor.

Gürgün’ün sunduğu argümanların hepsi ilgi çekici ve bunların Türk akademisyenler arasındaki tartışma ve araştırmalara ivme kazandıracağı da muhakkak.

Ancak hem Lagerbring’in kullandığı hem de Gürgün’ün olduğu gibi aldığı bir argüman sorunlar içeriyor. İskandinav halkların Anadolu’dan, yani Türkiye’den geldikleri tezi iki zayıf yan içeriyor. Birincisi, İskandinav kökenli bilim adamlarının da kendi aralarında tartıştıkları gibi “Tyrkland”, “Turkland”, “Tırkland” vs. kavramları Trakya mı yoksa Truva mı belli değil. Gürgün de buna dair çok iddalı tezler ileri sürmüyor sadece tartışmaları ve görüşleri aktarıyor. İkincisi ise dil ve kelime karşılaştırmalarında salt Türkçe kökenli kelimeler değil, Arapça ve Farsça kökenli kelimeler de Türkçeymiş gibi ele alınmış. Lagerbring tezlerini kanıtlamak için Osmanlıcayı esas almış ki bu sorunları olan bir karşılaştırmadır.

Ayrıca Doğu Perinçek kitaba, kitaptaki tezleri de kullanarak uzun bir sunuşla katkı da bulunmuş.

Comments