Öyle bereketli topraklar üzerinde yaşıyoruz ki her geleneğimizde ayrı lezzet, mutfağımızdaki her lezzette en az bir gelenek saklı. İyi kötü her durum için sunacak yiyecek seçeneklerimiz, hazırlayacak güzel sofralarımız var. Yemeyi, yedirmeyi, pişirmeyi, ikram etmeyi, paylaşmayı seviyoruz.
Kız isterken kahve pişiriyor, cenaze evinde helva kavuruyor, doğum gününde pastayla sürpriz yapıp mum üfletiyoruz. Peki bunları niye yapıyoruz diye hiç düşündünüzmü?
Cevabı burada...
Neden kalburabastı değil de mesela: Ölü evinde neden irmik helvası yapılır?
Biri öldüğünde cenaze evinde irmik helvası kavrulur. Ölüm gerçekleştikten hemen sonra koca bir tencere ve malzemeler hazırlanır, aynı gün helva kavrularak taziyeye gelenlere ikram edilir. Bunun nedeni de aslında Orta Asya Türk inançlarına kadar uzanıyor
En basit haliyle yağ, un, şeker ve süt/su ile hazırlanan irmik helvasının en önemli aşaması unu, yağda kavurma faslıdır. Kavurma esnasında çıkan kokunun eski Türk geleneklerine göre ölünün ruhuna gittiğine inanılır. Koku ölünün ruhunu, helvanın kendisi ise geride kalanları beslemektedir. Hazırlanan irmik helvası ölünün ağzının tadı gelsin, İslam inancıyla kabir azabı hafiflesin gibi birtakım dileklerle pişirilir, misafirlere ikram edilir. Yerken de ölünün ruhuna dua edilir.
Neden bambaşka bir şey değil de pasta: Doğum gününde neden pasta kesilir* Sebebi neydi ki? :)
Eskiden, hani çok az sayıda pastanenin olduğu ve bizim de o pastanenin pastalarına bayıldığımız, babanın elinde pastayla eve gelmesini heyecanla beklediğimiz o eski yıllar... Pastayı belki de bu yüzden hep çok sevmişizdir. Özellikle doğum günleriyle damağımızın sevdiği bir tat pasta. Tamam da neden doğum günlerinde pasta kesiyoruz diye hiç düşündünüz mü?
Doğum günü kutlama geleneği aslında Mısır firavunlarına kadar uzanır. Ancak pastalı doğum günleri dersek Antik Yunan'a uzanıyoruz. Ay Tanrıçası Artemis'in yeniden doğuşu, her ayın 6'ncı günü pasta kesme ritüeli eşliğinde yapılırdı, pastanın üstündeki mumlar da ay ışığını sembolize ederdi. Mum yakma geleneğinin altındaki inançları ise şuydu: Tanrı göklerde yaşar ve dualarla dilekler, yakılan ve üflenen mum eşliğinde Tanrı'ya iletilir.
Çay olması daha muhtemel bir seçenek olabilirdi oysa: Kız isteme ritüelinde neden kahve pişirilir?
Evlilik sürecinin belki de en stresli ama en eğlenceli anlarından biri olsa gerek kız isteme töreni. Aileler bir araya gelir, konuşulur,yolun ilk adımı atılır ve yüzükler takılır.
Gelin ise yapacağı onlarca kahvenin stresi içinde pürtelaştır. Kahveleri nasıl yapacak, damadın kahvesine biber mi, tuz mu ne koyacak derken o gecenin stresi bitmek bilmez bir türlü. Kimisi de isyan eder, niye çay değil de kahve yapılır diye. Sahiden kız isteme töreninde neden Türk kahvesi yapılır? Aslında cevabı damadın kahvesinde bulabilirsiniz.
Eski zamanlarda kız isteme törenleri şimdiki gibi modernize değildi,daha kapalıydı gelin ve damat birbirlerini ilk kez göreceği için kararı da o an vermek durumundalardı. Bu yüzden gelin eğer damadı beğendiyse kahvesini şekerli yapar, beğenmeyip tuzlu yaparsa bu da damadı beğenmediği anlamına gelmekteydi. Dolayısıyla bu törende herhangi başka bir içecek değil, uzaktan mesaj yoluyla Türk kahveleri hazırlanırdı. Her ne kadar eski zamanlardaki anlamının tam tersi kullanılsa da tuzlu kahve hala bu törenlerin en favori geleneklerinden birini oluşturmakta
Çok daha faydalı içecekler de var aslında: Neden lohusa şerbeti hazırlanır?
9 ay zaman dilimi su gibi geçip gitmiş, sonunda beklenen an gelmiş ve minnoş bebeğiniz doğmuş. Tüm hazırlıklar tamam, lohusa şerbeti dahil. Bebek görmeye, hayırlı olsun demeye gelenlere ikram edilen şerbetle hoş muhabbetler edilmekte
Hangi doğuma giderseniz gidin çoğunda lohusa şerbetini görürsünüz. Neden peki?Çünkü lohusa şerbetinin çok önemli görevleri var.
Öncelikle lohusa şerbeti, yeni annenin sütünün daha çok gelmesi temennisiyle hazırlanır. Hatta bu şerbetin, anne sütünü artırdığına yönelik çeşitli varsayımlar da vardır, ne kadar doğru bilinmez. Şerbetin bir diğer görevi de bebeğin doğduğunu halka duyurmaktır. Hatta bebeğin cinsiyetine göre farklı yöntemler gerçekleştirilir. Örneğin kimi akrabalarına ve çevresine birer sürahi lohusa şerbeti gönderir. Sürahinin ağzını ise bebek eğer kızsa açık bırakılır, erkekse kapatır. Anadolu’nun pek çok yöresinde ise anneyi ve çocuğu albasması denilen ateş basmasına korumak için meyan otu, gelincik gibi kırmızı renkli şerbetler içirilir.
Nikah keki de olabilirdi: Nikah şekeri nasıl ortaya çıktı?
Bademle gözümüzde yer etmiş ama günümüzde çok çeşitli örneklerini gördüğümüz nikah şekeri, sevdiklerimizin en mutlu günlerine dair anıyı evlerimize taşıyabilmemiz açısından minnoş bir fikir olma özelliği taşır. Peki bu minik tatlılık nasıl ortaya çıktı dersiniz? Bir rivayete göre Japonya ve Çin arasında süregelen bir savaşta ortaya çıktı. Savaş olmasını istemeyen Budist rahipler askerlere şeker dağıtarak olası savaşı engellemekle kalmadılar, aradaki muhabbeti artırıp arkadaşlıklar ve hatta evliliklere yardımcı oldular.
Orta Doğu ülkelerinde ise badem sunma geleneği nikah şekerinin öncüsü olmuştur. 5 adet badem, zarif ve özel dokulu bir kumaşın içine sarılarak gelin tarafından misafirlere hediye edilir. Bu 5 badem anlam olarak doğurganlık, uzun ömürlülük, zenginlik, refah, sağlık ve mutluluğu temsil eder. Badem ve şeker kombinasyonu ise evlilikteki acı tatlılığı anlatmak için iyi bir temsildir.
Baklava da dağıtabilirdik: Düğünlerde neden pasta kesilir?
Düğünlerin olmazsa olmazlarından biri de düğün pastası kesme törenidir. Eski zamanlarda gelin ve damat karton pastaları kesermiş gibi yaparken, şimdilerde butik pastalarla birlikte artık gerçek pastaları sahnede görüyoruz. Peki niye görüyoruz?
"Düğünde niye pasta kesiliyor ve ikram ediliyor derseniz?" hayli ilginç bir gerekçesi var. Düğünü pastayla kutlama geleneği, antik çağlara kadar uzanan bir gelenektir. Antik Roma'da buğday veya arpadan hazırlanan ekmek benzeri özel bir kek, iyi şansı sembolize etmesi için gelinin kafasında kırılırdı.:) Bu ilginç görüntünün ardından gelin ve damat “conferratio” denilen özel bir yemekle birlikte pastadan birkaç kırıntı da yerlerdi.
Düğün sonrasında ise davetliler kendileri için iyi şansı çekmek adına bu kırıntıları toplarlardı. Ayrıca sadece pasta değil, bisküvi, kurabiye gibi bu tarz tüm hamur işi ürünler seremoniden sonra tüketilirdi. Günümüzün meşhur gelin pastası ise 17. yüzyılla birlikte popüler olma özelliği kazandı.
Börek de verebilirdik: Neden kandil simidi hazırlanır?
Kandillerde mevlit okutulur, bolca dua edilir, televizyonda dini programlar gece yarısına kadar yayınlanır ve bir de her köşe başında meşhur kandil simidimiz satılır. Bu ekstra tereyağlı, yumuşak ve bol susamlı simidi çok sever, kandil oldu mu hemen bir paket kapıp ofistekilerle ya da evdekilerle birlikte çay eşliğinde tüketmeyi çok severiz. O yumuşacık hamurundan her ısırışımızda da bu simidin niye sadece kandillerde dağıtıldığını-satıldığını kendı kendimize sorgularız.
Kendinize aldığınız o bir paket kandil simidinin aslında çok farklı bir anlamı var. Hemen anlatalım. Kandil simidinin bir kutsallığı yok ama eskiden beri süregelen bir gelenek olduğu apaçık. Eski zamanlarda lokma şeklinde olan simit, sonraları simit formuna dönüşüp şimdiki halini almış bulunuyor.Genellikle de 5'li ya da 6'lı paketlerde satılır. Neden derseniz, kandil simidinin asıl amacı aslında aç ve açıkta olanları düşünüp yardım etmek,tardım bilinci kazandırmaktır.
Kız isterken kahve pişiriyor, cenaze evinde helva kavuruyor, doğum gününde pastayla sürpriz yapıp mum üfletiyoruz. Peki bunları niye yapıyoruz diye hiç düşündünüzmü?
Cevabı burada...
Neden kalburabastı değil de mesela: Ölü evinde neden irmik helvası yapılır?
Biri öldüğünde cenaze evinde irmik helvası kavrulur. Ölüm gerçekleştikten hemen sonra koca bir tencere ve malzemeler hazırlanır, aynı gün helva kavrularak taziyeye gelenlere ikram edilir. Bunun nedeni de aslında Orta Asya Türk inançlarına kadar uzanıyor
En basit haliyle yağ, un, şeker ve süt/su ile hazırlanan irmik helvasının en önemli aşaması unu, yağda kavurma faslıdır. Kavurma esnasında çıkan kokunun eski Türk geleneklerine göre ölünün ruhuna gittiğine inanılır. Koku ölünün ruhunu, helvanın kendisi ise geride kalanları beslemektedir. Hazırlanan irmik helvası ölünün ağzının tadı gelsin, İslam inancıyla kabir azabı hafiflesin gibi birtakım dileklerle pişirilir, misafirlere ikram edilir. Yerken de ölünün ruhuna dua edilir.
Neden bambaşka bir şey değil de pasta: Doğum gününde neden pasta kesilir* Sebebi neydi ki? :)
Eskiden, hani çok az sayıda pastanenin olduğu ve bizim de o pastanenin pastalarına bayıldığımız, babanın elinde pastayla eve gelmesini heyecanla beklediğimiz o eski yıllar... Pastayı belki de bu yüzden hep çok sevmişizdir. Özellikle doğum günleriyle damağımızın sevdiği bir tat pasta. Tamam da neden doğum günlerinde pasta kesiyoruz diye hiç düşündünüz mü?
Doğum günü kutlama geleneği aslında Mısır firavunlarına kadar uzanır. Ancak pastalı doğum günleri dersek Antik Yunan'a uzanıyoruz. Ay Tanrıçası Artemis'in yeniden doğuşu, her ayın 6'ncı günü pasta kesme ritüeli eşliğinde yapılırdı, pastanın üstündeki mumlar da ay ışığını sembolize ederdi. Mum yakma geleneğinin altındaki inançları ise şuydu: Tanrı göklerde yaşar ve dualarla dilekler, yakılan ve üflenen mum eşliğinde Tanrı'ya iletilir.
Çay olması daha muhtemel bir seçenek olabilirdi oysa: Kız isteme ritüelinde neden kahve pişirilir?
Evlilik sürecinin belki de en stresli ama en eğlenceli anlarından biri olsa gerek kız isteme töreni. Aileler bir araya gelir, konuşulur,yolun ilk adımı atılır ve yüzükler takılır.
Gelin ise yapacağı onlarca kahvenin stresi içinde pürtelaştır. Kahveleri nasıl yapacak, damadın kahvesine biber mi, tuz mu ne koyacak derken o gecenin stresi bitmek bilmez bir türlü. Kimisi de isyan eder, niye çay değil de kahve yapılır diye. Sahiden kız isteme töreninde neden Türk kahvesi yapılır? Aslında cevabı damadın kahvesinde bulabilirsiniz.
Eski zamanlarda kız isteme törenleri şimdiki gibi modernize değildi,daha kapalıydı gelin ve damat birbirlerini ilk kez göreceği için kararı da o an vermek durumundalardı. Bu yüzden gelin eğer damadı beğendiyse kahvesini şekerli yapar, beğenmeyip tuzlu yaparsa bu da damadı beğenmediği anlamına gelmekteydi. Dolayısıyla bu törende herhangi başka bir içecek değil, uzaktan mesaj yoluyla Türk kahveleri hazırlanırdı. Her ne kadar eski zamanlardaki anlamının tam tersi kullanılsa da tuzlu kahve hala bu törenlerin en favori geleneklerinden birini oluşturmakta
Çok daha faydalı içecekler de var aslında: Neden lohusa şerbeti hazırlanır?
9 ay zaman dilimi su gibi geçip gitmiş, sonunda beklenen an gelmiş ve minnoş bebeğiniz doğmuş. Tüm hazırlıklar tamam, lohusa şerbeti dahil. Bebek görmeye, hayırlı olsun demeye gelenlere ikram edilen şerbetle hoş muhabbetler edilmekte
Hangi doğuma giderseniz gidin çoğunda lohusa şerbetini görürsünüz. Neden peki?Çünkü lohusa şerbetinin çok önemli görevleri var.
Öncelikle lohusa şerbeti, yeni annenin sütünün daha çok gelmesi temennisiyle hazırlanır. Hatta bu şerbetin, anne sütünü artırdığına yönelik çeşitli varsayımlar da vardır, ne kadar doğru bilinmez. Şerbetin bir diğer görevi de bebeğin doğduğunu halka duyurmaktır. Hatta bebeğin cinsiyetine göre farklı yöntemler gerçekleştirilir. Örneğin kimi akrabalarına ve çevresine birer sürahi lohusa şerbeti gönderir. Sürahinin ağzını ise bebek eğer kızsa açık bırakılır, erkekse kapatır. Anadolu’nun pek çok yöresinde ise anneyi ve çocuğu albasması denilen ateş basmasına korumak için meyan otu, gelincik gibi kırmızı renkli şerbetler içirilir.
Nikah keki de olabilirdi: Nikah şekeri nasıl ortaya çıktı?
Bademle gözümüzde yer etmiş ama günümüzde çok çeşitli örneklerini gördüğümüz nikah şekeri, sevdiklerimizin en mutlu günlerine dair anıyı evlerimize taşıyabilmemiz açısından minnoş bir fikir olma özelliği taşır. Peki bu minik tatlılık nasıl ortaya çıktı dersiniz? Bir rivayete göre Japonya ve Çin arasında süregelen bir savaşta ortaya çıktı. Savaş olmasını istemeyen Budist rahipler askerlere şeker dağıtarak olası savaşı engellemekle kalmadılar, aradaki muhabbeti artırıp arkadaşlıklar ve hatta evliliklere yardımcı oldular.
Orta Doğu ülkelerinde ise badem sunma geleneği nikah şekerinin öncüsü olmuştur. 5 adet badem, zarif ve özel dokulu bir kumaşın içine sarılarak gelin tarafından misafirlere hediye edilir. Bu 5 badem anlam olarak doğurganlık, uzun ömürlülük, zenginlik, refah, sağlık ve mutluluğu temsil eder. Badem ve şeker kombinasyonu ise evlilikteki acı tatlılığı anlatmak için iyi bir temsildir.
Baklava da dağıtabilirdik: Düğünlerde neden pasta kesilir?
Düğünlerin olmazsa olmazlarından biri de düğün pastası kesme törenidir. Eski zamanlarda gelin ve damat karton pastaları kesermiş gibi yaparken, şimdilerde butik pastalarla birlikte artık gerçek pastaları sahnede görüyoruz. Peki niye görüyoruz?
"Düğünde niye pasta kesiliyor ve ikram ediliyor derseniz?" hayli ilginç bir gerekçesi var. Düğünü pastayla kutlama geleneği, antik çağlara kadar uzanan bir gelenektir. Antik Roma'da buğday veya arpadan hazırlanan ekmek benzeri özel bir kek, iyi şansı sembolize etmesi için gelinin kafasında kırılırdı.:) Bu ilginç görüntünün ardından gelin ve damat “conferratio” denilen özel bir yemekle birlikte pastadan birkaç kırıntı da yerlerdi.
Düğün sonrasında ise davetliler kendileri için iyi şansı çekmek adına bu kırıntıları toplarlardı. Ayrıca sadece pasta değil, bisküvi, kurabiye gibi bu tarz tüm hamur işi ürünler seremoniden sonra tüketilirdi. Günümüzün meşhur gelin pastası ise 17. yüzyılla birlikte popüler olma özelliği kazandı.
Börek de verebilirdik: Neden kandil simidi hazırlanır?
Kandillerde mevlit okutulur, bolca dua edilir, televizyonda dini programlar gece yarısına kadar yayınlanır ve bir de her köşe başında meşhur kandil simidimiz satılır. Bu ekstra tereyağlı, yumuşak ve bol susamlı simidi çok sever, kandil oldu mu hemen bir paket kapıp ofistekilerle ya da evdekilerle birlikte çay eşliğinde tüketmeyi çok severiz. O yumuşacık hamurundan her ısırışımızda da bu simidin niye sadece kandillerde dağıtıldığını-satıldığını kendı kendimize sorgularız.
Kendinize aldığınız o bir paket kandil simidinin aslında çok farklı bir anlamı var. Hemen anlatalım. Kandil simidinin bir kutsallığı yok ama eskiden beri süregelen bir gelenek olduğu apaçık. Eski zamanlarda lokma şeklinde olan simit, sonraları simit formuna dönüşüp şimdiki halini almış bulunuyor.Genellikle de 5'li ya da 6'lı paketlerde satılır. Neden derseniz, kandil simidinin asıl amacı aslında aç ve açıkta olanları düşünüp yardım etmek,tardım bilinci kazandırmaktır.
Comments
Post a Comment