Aslında dilm ve dizilerde ve hayatın içinde sık karşılaşılan bir etki buOkuduktan sonra hak vereceksiniz
Bluma Zeigarnik
Bu tuhaf etkinin adını Rus bir psikolog olan Bluma Zeigarnik bulmuş. (Her yerde farklı ülkeler ve lokasyonlar yazıyor o yüzden biz bir yer ismi vermeyelim) bir restoranda yemek yerken garsonların siparişleri alıp teslim edene kadar hiçbir şeyi unutmadıklarını ancak siparişi teslim ettikten sonra getirdikleri yemekleri bırakın siparişi, kişileri tamamen unuttuklarını fark ediyor. Sonrasında da Zeigarnik ve ekibi şu şekilde bilimsel bir yargıya ulaşıyorlar. “ Yarım kalan ya da herhangi bir sebepten dolayı tamamlamayan işler zihni tamamladığımız işlere göre daha fazla meşgul eder.”
Vardıkları bu yargı üzerine laboratuar ortamına dönüyorlar ve birtakım deneylere başlıyorlar. Deneylerde bir takım insanlara basit görevler veriliyor. Bir kısmına boncuk dizdiriyorlar bir kısmına bulmaca çözdürüyorlar vs.İnsanlar bu işlerle meşgulken zaman zaman araya girerek bu işlerin yarım kalmasını sağlıyorlar. En sonunda insanlara hangi işlerin daha çok akıllarında kaldıklarını soruyorlar. Aldıkları cevaplar yarım kalan işlerin iki kat daha fazla akılda kaldıklarını yönünde oluyor.
Bu teorem sonucunda ortaya bir takım gerçekler çıkıyor. Peki ne bunlar?
Yarım kalan yaşantılar doygunluk vermediği için herzaman daha cazip gelir. Her insan yarım kalan duygular, hisler ya da durumlarda herhangi bir rahatlamaya ya da doygunluğa ulaşamadığı için akılda daha net anılar ve izler bırakır.
Buna güzel örneklerden bir taneside televizyon dizilerinde kullanılıyor. Hiç düşündünüz mü dizilerin neden en kan dondurucu, en gizemli ya da en merak edilen yerlerde bitirildiğini. Evet, televizyoncular bizler üzerinde zeigarnik etksini sıkça kullanıyor ve tüm hafta boyunca durumun zihnimizi meşgul etmesine neden oluyorlar. Böylelikle bir sonraki hafta merak ederek ve zihninizde ''aceba ne olacak'' diye sorarak diziyi açıp bir sonraki bölümünü izliyorsunuz. Yabancı televizyonlarda bunu “Devam Edecek” diyerek yapıyorlar genelde. Lost dizisi bunun için en güzel örnek diyebiliriz.
Eski sevgilinizi unutamıyorsunuz değil mi? Burada hemen Zeigarnik etkisi kendisini gösteriyor. Sonuca ulaşamamış olduğunuz için zihninizde sürekli olarak onunla ilgili şeyler olacaktır. Ama zaman faktörünün her şeyden daha kuvvetli bir etkisi olduğunuda unutmamak lazım.
Hiçbir sınavdan çıktıktan sonra sınavda yapabildiğinizden ziyade, bilemedeğiniz ya da hiç cevap yazamadığınız soruların aklınızda daha çok kaldığını fark etmediniz mi? Evet evet Zeigarnik’in ta kendisi.
Son zamanların trend cümlesi “ Evlilik aşkı öldürür” de Zeigarnik etkisi ile alakalı bir durum. Çünkü İnsanlar evlendiği zaman beyindeki yarım algı son bulmuş oluyor. Yani beyin diyorki tamam sevgiliyken eve dönmek zorunda olduğun saatler, yapamadığın etkinlikler, uzun uzun geçiremediğiniz ama hep hayal ettiğiniz haftalar artık bitti. Artık farklı bir durum olana kadar o tamamen senin. Burada da doygunluk aşaması gerçekleşiyor. O yüzden evlilik için çok daha fazla emek ve özveri gerekiyor.
Burada biraz da beyninizi hangi açıdan kullandığınız devreye giriyor. Sağ beyin misiniz yoksa sol mu? Eğer sorumluluk duygusu çok gelişmiş bir sol beyinseniz Zeigarnik’in üzerinizde çok fazla bir etkisi olmayacaktır çünkü sizin için başladığınız işin sonunu getirmek çok kıymetlidir. Sonu gelmeyen her iş sizin için büyük bir eziyet olacağı için bir an önce iş bitirmeye çalışırsınız. Sonuç odaklı bir kişiliksinizdir.
Ama eğer siz bir sağ beyinseniz hızlı sonuç odaklı olmayacaksınız ve sizin için işin sonununda pek bir önemi olmayacak. Sizin beyniniz içerisinde geliştireceğiniz durumlar ve içgüdüler ile bu durumdan sıyrılacaksınız. Sonuç odaklı olmayışınız yaratılışınız gereği olduğu için de Zeigarnik etkisi hayatınızda her daim olacak.
Comments
Post a Comment