Türkiye’de de yüksek oranda tercih edilen doğum yöntemi olan sezaryenle doğum, bebeğin akciğerinin dış dünyaya uyum sağlamasında sorunlara neden oluyor.
Sezaryenle doğum bebek için zararlı
Türkiye'de sezaryen yöntemiyle yapılan doğumların çok yüksek oranda olduğunu belirten uzmanlar, sezaryenle doğumun birkaç gün erken yapılsa bile bebeğin akciğerinin dış dünyaya uyum sağlamasında birtakım sıkıntılar yaşamasına neden olduğunu vurguluyor
Sezaryenle doğum tehlikeli
Prof. Dr. Cihat Şen, Türkiye'de yılda 1,5 milyon doğumun meydana geldiğini, bunun yaklaşık yüzde 30-40'ının sezaryenle yapıldığını anlattı.
Türkiye'de kadınların daha kolay olarak düşündükleri sezaryenle doğumu tercih etme oranının çok fazla olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Şen, şunları söyledi:
“Normal doğum doğal ve fizyolojik bir süreç, sezaryen ise gerektiğinde yapılan bir ameliyattır. İyi bir ekip ve doğum için tamamlanan günde işlem gerçekleştirilirse hem sezaryen hem de normal yolla doğum bebek için sağlıklı olur. Maalesef anne adayları sabırsız ve zahmete katlanmama, bir an önce doğumdan kurtulma düşüncesiyle sezaryeni tercih ediyor.”
Sezaryen ile doğum suni şekilde başlatılıyor
Sezaryen ile doğumun suni bir şekilde başlatıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Cihat Şen sözlerine şöyle devam etti:
“Sezaryen ile yapılan çoğu doğum, günü gelmeden, doğuma 15-20 gün kala gerçekleştiriliyor. Oysa sezaryenle doğum birkaç gün erken bile yapılsa bebeğin akciğerinin dış dünyaya uyum sağlamasında birtakım sıkıntılar yaratıyor. Bunun için doğumun planlı şekilde yapılması gerekiyor. Normal doğumda anne adayları günü geldiğinde sancı çekmeye başlıyor. Ancak bu ağrılı sancılı süreç bebeğin dış dünyaya uyumunu hazırlıyor. O yüzden tıbbi açıdan gerekmedikçe sezaryene başvurulmaması lazım.”
Normal doğumda anne daha çabuk iyileşiyor
Annenin normal doğumdan sonra daha kısa sürede iyileştiği, sezaryenden sonra bu sürecin daha fazla zaman aldığını bildiren Prof. Dr. Şen, ayrıca normal doğumda annenin kanama, enfeksiyon, organ ve doku hasarı riskinin sezaryene göre daha düşük olduğunu belirtti
Sezeryan ameliyatının dezavantajları, sakıncaları:
Sezaryen ameliyatı bir karın ameliyatı olması, genel veya spinal anestezi gerektirmesi, bazen az veya çok kanama gibi komplikasyonlar yaşanması nedeniyle her ameliyat gibi bazı riskler taşır.
EPİDURAL VE SPİNAL ANESTEZİ İLE SEZARYEN
Sezaryen ameliyatı genel anestezi ile hasta uyutularak veya belden aşağısı uyuşturularak iki şekilde yapılabilir. Belden aşağısını uyuşturma diye tabir edilen anestezi spinal anestezi veya epidural anestezi diye iki şekilde olabilir. Spinal ve epidural anestezide hastanın bilinci açık olur, belden aşağısı ve bacakları hissetmez hale gelir. Sezaryende hem spinal hem epidural hatta bazen ikisi birden (kombine spinal-epidural) uygulanabilir. Normal doğumda sadece epidural anestezi uygulanır (ağrısız doğum), spinal anestezi normal bir doğumda uygulanmaz. Bu yöntemlerin hepsi anestezi uzmanları tarafından uygulanır. Uygulama sırasında hasta oturur pozisyonda veya yan yatar pozisyonda olur ve bel bölgesi temizlendikten sonra ince bir iğne ile belden girileren 1-2 dakika gibi kısa bir sürede ilaç verilerek anestezi uygulanır. Anestezi uygulandıktan birkaç dakika sonra ayaklarda bacaklarda karıncalanma ve uyuşma başlar. Bu yöntemlerde genel anestezinin tersine bebeğe hiç ilaç gitmez bu nedenle ameliyat uzun sürse bile bebek etkilenmez. Normal doğumda uygulanan epidural anestezide daha az ilaç verilir bu sayede anne doğum sırasında bacaklarını hareket ettirebilir ama sezaryende bacaklarını hareket ettiremez.
Spinal ve epidural anestezinin farkı nedir?
Spinal ve epidural anestezinin her ikisinde de belden omuriliğe doğru iğne ile ilaç verilir. Yalnız spinal anestezide ilaç omurilik etrafındaki dura zarı geçilerek daha içeriye sıvının içine verilir. Epidural anestezide ise ilaç zarın dışına verilir, zarın arkasındaki sıvıya kadar ilerlenmez. Spinal anestezide etki hemen başlar, epidural anestezide etki 15-20 dakika sonra başlar. Spinal anestezinin etkisi kısa sürer, ilaç bir defada verilir, tekrar ilaç verilerek etki süresi uzatılamamaktadır.Epidural anestezide etki süresi daha uzun sürebilir, tekrar ilaç verilerek anestezi uzatılabilir. Epidural anestezide hastanın belinde takılı bir kateter (ince boru) kalır ve ameliyattan sonra bu kateterden tekrar ilaç verilebilir böylelikle hasta ağrı hissetmez. Spinal anestezide ise anestezinin uygulandığı bel bölgesi hemen kapatılır ve kateter konulmaz. Spinal anestezide ameliyattan sonra başağrısı görülme riski epidural anesteziye göre daha fazladır.
Bel bölgesinde bir enfeksiyon varsa veya hastada kanama-pıhtılaşma bozukluğu varsa spinal ve epidural anestezi uygulanamaz.
Bazen sezaryende hem epidural hem spinal anestezi birlikte uygulanır. Buna kombine epidural spinal anestezi denir. Hangi anestezi uygulamasının sizin için daha uygun olacağına anestezi uzmanınız karar verecektir.
- Sezaryen ameliyatında çok nadiren görülen bir vaka olsa da de en sık görülen komplikasyonlar enfeksiyon, kanama ve pelvik organ yani rahime yakın bulunan mesane, bağırsak gibi organların yaralanmalarıdır. Aezaryen ameliyatlarının %1-2'sinde aşırı kanama nedeniyle kan transfüzyonu gerekebilir. Çok nadiren aşırı kanama nedeniyle rahmin ameliyatla alınması bile gerekebilir.
- Sezaryen ameliyatı sonrasında bacak damarlarında pıhtı oluşması (derin ven trombozu, dvt) ve akciğerlere pıhtı atma riski normal doğuma göre oldukça fazladır.
- Sezaryenin diğer bir dezavantajı doğumdan hemen sonra anne bebek etkileşimini geciktirmesi veya engellemesidir.
- Sezaryen sonrası anne normal doğuma göre çok daha geç iyileşir. Hastaneden daha geç taburcu olur. Günlük hayatına ve işine dönmesi daha uzun süre alır.
- Sezeyan sonrası ağrı normal doğuma göre çok daha fazla olur.
- Sezaryen amelyatı geçiren annenin sonraki doğumlarında plasentanın (bebeğin eşinin) rahim ağzına yerleşmesi veya rahim duvarına yapışması gibi (previa, dekolman, akreata) komplikasyonlar daha sık görülmektedir.
- Sezaryen ameliyatı geçiren anne sonraki bebeklerini normal doğum ile doğurma şansını büyük oranda kaybederler.
- Sezaryen sonrasında bebekte solunum sıkıntısı olma riski daha fazladır. Normal doğumda bebek doğum kanalından geçerken uğradığı basınç sayesinde akciğerlerindeki su dışarı atılır ancak sezaryende bu olay gerçekleşmediği için solunum sıkıntısı meydana gelebilir. Elektif sezaryende bebekte yenidoğan geçici takipinesi (TTN) ve RDS gelişme riski 7 kat fazla bulunmuştur.
- Nadiren genel anesteziye veya spinal, epidural anesteziye bağlı komplikasyonlar oluşabilir.
- Sezaryen olan annenin doğumdan sonra herhangi bir komplikasyon nedeniyle tekrar hastaneye yatma riski normal doğum yapanlara göre daha fazladır.
- Sezaryen ile doğan bebeklerde meme emme başarısı daha düşüktür.
- Bazı araştırmalar sezeryan ile doğan çocuklarda astım hastalığına daha sık rastlandığını göstermiştir.
- Sezaryen olan annelerin karınlarında ameliyata bağlı oluşabilecek yapışıklıklar sebebiyle ileride infertilite (kısırlık) problemi yaşama riskleri daha yüksektir.
Anne adayları doğum tarihlerinin yaklaşması ile birlikte bir takım endişe ve korkuya kapılırlar. Genellikle daha önceden edinilmiş doğum tecrübeleri ve çevrelerinde doğumla alakalı sorunlar yaşayanların abartılı hikâyeleri sonucunda, sıklıkla normal doğum yapmak istemezler. Oysaki sezaryen ile doğum bir seçenek değil, cerrahi bir operasyondur. Gerekli olmadığı takdirde yani bebek ve anne sağlığını tehlikeye atabilecek sorunlarla karşılaşılmadığı takdirde uygulanması önerilmez
Anne adaylarının sezaryen ile doğumda bilmesi gerekenler
Sezaryen ile doğum ister tercih meselesi olsun ister gerekli bir müdahale, anne adayının bunun planlı bir cerrahi operasyon olduğunu bilmesi gerekir. Ayrıca doğuma zihinsel olarak da yani psikolojisinin hazır olması son derece önemli bir durum. Sezaryen saatinden yaklaşık 12 saat öncesinde yemek yenmemesi gerekir. Sezaryen aç karnına yapılan bir ameliyattır. Sezaryen ile doğumun tamamlanması yaklaşık olarak 45 dakika sürer. Sezaryen ile dünyaya gelmesi planlanan bebekler gebeliğin 37-38. haftasından sonra doğum için hazır olurlar. Normal doğum da ise durum daha farklı olmaktadır. Doğum için sancıların gelmesi beklenir. Bu sancılar en fazla 41. Haftaya kadar beklenmektedir. Eğer hala doğum için bir belirti yoksa suni sancı verilir. Eğer suni sancı ile doğum gerçekleştirilemezse eğer, sezaryen ile doğuma geçilmek zorunda kalınır. Sezaryen ile yapılan doğumlar, karın ameliyatı prensibine dayanır. Genel ya da spinal anestezi uygulanırken, kombine spinal epidural anestezide uygulanmaktadır. Kimi zaman kanama gibi istenmeyen durumlar yaşanabilirken, yapılan her ameliyat gibi sezaryen de çeşitli riskleri de peşinden getirir. Bu nedenle yalnızca normal doğumun yapılmasının sakıncalı olduğu ve sezaryen yapılması gereken durumlarda bir alternatif olarak uygulanmalıdır.
Sezaryen ile yapılan doğumların %1-2’sinde aşırı kanama sebebi ile kan transfüzyonuna -(kan nakli)ihtiyaç duyulabilmektedir.
Nadir olarak görülse de kanamanın aşırı olması durumunda rahmin alınması gerekebilmektedir.
Sezaryen ile yapılan doğumların ardından bacak damarlarında pıhtı gelişmesi ve akciğerlere pıhtı geçme riski oluşturmaktadır. Bu risk normal doğumla kıyaslandığında daha fazla görülür.
Sezaryenin bir başka dezavantajı ise, doğum yapıldıktan hemen sonra anne bebek etkileşimini olmamasıdır. Bebek ve annenin arasında kurulan bağ, bebeğin sağlıklı gelişmesinde ve psikolojisinde oldukça etkili olmaktadır.
Sezaryen ile doğumda, normal doğuma göre iyileşme süreci daha uzun olmaktadır. Hastanede kalış süresi de daha uzundur.
Sezaryen ile doğumun ardından yaşanan ağrı, normal doğuma oranla daha fazla yaşanmaktadır.
Sezaryen ile doğum yapan bir kadının daha sonra normal doğum yapma şansı çok azdır.
Sezaryenle doğum yapan annenin sonraki doğumlarında plasentanın rahim ağzına yerleşmesi ya da rahim duvarına yapışması gibi bazı riskleri daha fazla görülmektedir.
Bebekte solunum problemleri ortaya çıkabilir. Normal doğumda bebek doğum kanalından geçer. Burada bir basınca uğradığı için, akciğerlerindeki suyun dışarı çıkması sağlanır. Fakat sezaryen ile doğumda böyle bir durum söz konusu değildir. Bu yüzden ilerde solunum sıkıntıları yaşanabilir.
Çok nadir olarak anesteziye ya da spinal, epidural anestezi kaynaklı olarak komplikasyonlar meydana gelebilir.
Sezaryen ile doğum yapan kadının doğum ardından çıkabilecek herhangi bir komplikasyon nedeni ile yeniden hastaneye yatma, normal doğum yapan kadınlara göre daha fazladır.
Sezaryen ile dünyaya gelen bebeklerin meme emme reflekslerinin daha zayıf olduğu saptanmıştır. Bu nedenle anne sütünden mahrum kalan çocukların ileriki yaşlarında ciddi sağlık sorunları görülmektedir.
Yapılan araştırmalara göre sezaryen ile dünyaya gelen bebeklerde astım hastalığının daha yaygın olarak görüldüğü tespit edilmiştir.
Sezaryen ile doğum yapan kadınların sezaryen kaynaklı olarak rahim içi yapışıklıklarına neden olduğu için, kısırlık sorununa da yol açmaktadır.
Comments
Post a Comment